Tarihin en eski devirlerinde , en küçük insan topluluklarında bile istihbarat işi vardır. Dünyadaki gelişmelere paralel olarak basitten karmaşığa doğru istihbarat elde etmede ve bu işi yapan teşkilatlarda da büyük gelişmeler olmuştur.
Son yüzyıllarda savaşın anlamı çok genişlemiştir. Dolayısıyla istihbaratın manası genişlemiş , yani istihbarat toplanması gereken alanlar da çoğalmıştır. Devletlerin siyasi , askeri , ekonomik, teknolojik, stratejik , iç ve dış güvenliğine yönelik istihbarata ihtiyaçları vardır.
Bu işi yapacak ve ülkenin istifadesine sunacak istihbarat teşkilatına sahip olmak da kaçınılmaz bir zarurettir. Kuvvetli bir istihbarat teşkilatı bir ülkenin , bir milletin gözü, kulağı , doğru ve lüzumlu bilgi dağarcıdır. XIX. Yüzyıla gelinceye kadar konu daha çok askeri casusluk şeklinde anlaşılmış ve uygulanmıştır.
Casusluk anlamın da istihbaratçılığın tarihi eski olmasına rağmen bugünkü manada teşkilanması oldukça yenidir.
Çoğunlukla tarihte ikinci en eski meslek olarak tanımlanan istihbarat, kollektif güvenlik ve savunmada olduğu kadar dış politikada da hayati bir etken olmuştur.
Son yıllarda, istihbarat ve istihbarat kurumları arasında ki işbirliği daha da artan bir önem kazanmıştır. Bu gelişme, daha çok güvenlik ortamındaki değişikliklerden kaynaklanmaktadır. İstihbarat , yeni terörizm şekillerinin , silahlanmanın , organize suçluların ve hatta insani felaketlerin olumsuz etkilerini bertaraf etmenin temel unsurunu oluşturmaktadır. Yeni tehditleri doğru bir şekilde algılama ve tanımlama değişik ülkelerden kurumlar arasında olduğu kadar çeşitli istihbarat dalları arasında da yüksek istihbarat işbirliği gerektirir.
Ayrıca, bu tür bir işbirliği yeni güvenlik tehditlerine karşı gerekli olan çok taraflı ve çok araçlı cevapların uygulanması açısından da bir zorunluluktur. Bir devlet için istihbarat ve istihbarat teşkilatları son derece önemlidir. İstihbaratın Lügat manası ” bir kimse , bir şey hakkında toplanan bilgi , haber veya haberler , duyulan şeyler , haber alma ” şeklinde dir. Ancak gerçek manası veya bugün teknik olarak kullanılan anlamı farklıdır.
Buna göre ; ” istihbarat haberlerin işlenmesi sonucu üretilen bir ürün veya bilgidir. Bir başka ifade ile istihbarat, planlama , araştırma , delilleri toplama , çeşitli akli ve tecrübe, ilmi metotlar ile onları değerlendirip bir sonuç elde edip kullanma faaliyetlerini içine alır. ” Veya ” İstihbarat yabancı bir ülkenin bir veya birden fazla yönüne ait sağlanabilmiş bilgilerin bir araya toplanması , kıymetlendirilmesi , birleştirilmesi , tahlil ve yorumunun sonucu elde edilen sonuçtur. ” Bazen ” haber alma ” istihbarat kavramı ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır.
Ancak bu ifade istihbarat kavramını yukarıdaki tarifler de dikkate alındığında, açıklamakran çok uzaktır. Haber istihbaratın sadece bir malzemesidir. Zira istihbarat merkezine ulaştırılan haberler kaynağın güvenilirliği ve muhteva yönünden kıymetlendirilirler.
İstihbarat faaliyetini besleyen haberlerin büyük bir kısmı günümüzde açık kaynaklardan elde edilir. Zaman, zaman istihbarat ile casusluk da birbirinin yerine kullanılmaktadır.
Casusluk istihbarat faaliyetlerinde ihtiyaç duyulacak bazı özel malumatı elde etmek üzere gizli ve korunan kaynaklara ulaşmak için başvurulan yoldur.
Bu faaliyet sonucu elde edilecek haberler istihbarat faaliyetini besleyen malzemenin çok az bir kısmını teşkil eder. Yani casusluk istihbarat faaliyetinin geniş kapsamı içinde küçük bir yer tutar.
Geleceği görebilmek , muhtemel sorunlar hakkında önceden bilgi sahibi olmak , olayların perde arkasına uzanabilmek, ancak sağlıklı istihbarat üretimi ile mümkün olabilir. Tarih boyunca istihbaratın lüzumu üzerinde birçok devlet adamı ve asker kişiler durmuşlardır.
Nitekim günümüzden 2500 sene evvel yaşayan Çinli bilge Sun-Tzu ” İstihbarat savaşının en önemli unsurudur. Çünkü ordunun kazanması, sağlam bilgiler almasına bağlıdır. Bu yüzden ordunun iyi işleyen beyinlerinden casusluk amacıyla yararlanmak ve onlar aracılığı ile önemli sonuçlar elde etmek , ancak akıllı bir devlet adamının , ileri görüşlü bir generalin başarabileceği şeydir. ” der. 19 yüzyıl Fransız devlet adamı ve büyük asker Napolyon’da yüzyıllar sonra Sun – Tzu’ yu teyit eder mahiyette istihbarat ve istihbaratçının önemini ” bir casus yerinde ve zamanında , cephedeki binlerce askere denktir. ”
” İnanın bana , savaşların sonuçları incelendiğinde topçunun , süvarinin, piyadenin kahramanlıkları , casusların şu göze görünmez, lanetli ordusu yanında hiç kalır ! ” sözleriyle gayet veciz bir şekilde açıklanmıştır. Daha sonraki kuşaktan olan meşhur istihbaratçı General Gehlen ise , Adenaur’a vermiş olduğu bir muhtırada istihbarat servisinin önemini ” bağımsız bir ulusun siyasal davranışlarının dayandığı materyallerin en önemli kaynaklarından biri İstihbarat servisidir. ” şeklinde açıklamaktadır.
