Brand Week Istanbul, 6. kez gerçekleştiği 2018 senesindeki programının ilk gününde; Türkiye’nin iş ve markalar dünyasını, keşfedici endüstrilerini, dünyanın sınır tanımayan isim ve projeleriyle buluşturdu. Oturumlar, özel buluşmalar, kitap imzaları, portfolyo buluşmaları, atölyeler, lezzet tadımlarıyla başlayan Brand Week Istanbul, onur konuğu Şener Şen oldu.
Bu yıl “Sınır Tanımayan Fikirler” temasıyla, markaları ve fikirleriyle sınırları aşarak değişim oluşturmak isteyenlerle sektörlerinde fark oluşturan isimler, Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde (PSM) gerçekleştirilen Brand Week Istanbul’un ilk gününde birbirinden değerli konuşmacılarla bir araya geldi. İngiltere Hükumeti’ne bağlı Behavioral Insights Team Direktörü Simon Ruda, konuşmasında davranış bilimlerine farklı bir açıdan yaklaşmanın gerekliliğine değinerek; psikoloji, etnografi ve ekonomiyle ilişkisi bulunan davranış bilimlerinin kamu politikalarına entegre edilebileceğini belirtti. Imperial College London’dan Doç. Dr. Yves-Alexandre de Montjore sunumunda, günümüzde “big data” kullanımının gizlilik ihlali olmadan yapılması gerektiğini dile getirdi. Veriyi bireyleri ve toplumu daha iyiye götürmek için kullanıyorken gizlilik ihlali yaparak veriden elde edilecek yararın azaldığını açıkladı. Kellogg School of Management Öğretim Üyesi Prof. Dr. Moran Cerf ise sunumunda insan beyni hakkında sahip olduğumuz bilgilerle tüketici davranışlarını öngörmenin ve bunu yönlendirmenin mümkün olup olmadığını ele aldı. Yakın gelecekte bunun gerçekleşebileceğine dair öngörülerini katılımcılarla paylaştı.
Önemli konulara değindiler
Dünyanın en iyi beş iş influencer’ından biri olarak kabul edilen Bernard Marr’ın konuşmacı olarak yer aldığı oturumda, büyük verinin markalar açısından tüketiciyle nasıl bağ kurulacağına dair yönlendirmelerle değerlendirmesi gerekliliği paylaşıldı. Yandex Kurucu ve CEO’su Arkady Volozh’un ağırlandığı söyleşide ise dijital dünyanın Doğu pazarına kayması konuşuldu. Dijital dönüşümün aktörlerinin Türkiye’de bu dönüşümü nasıl yaşadığına dair paylaşımlar ise ION Academy’den Ali Rıza Ersoy moderatörlüğünde Dilnişin Bayel (Accenture Türkiye Genel Müdürü), Ahmet Hamdi Atalay (Havelsan Genel Müdürü), Serdar Urçar (Netaş Ulusararası Pazarlar Genel Müdürü) ve Mehmet Ali Akarca (KoçSistem Genel Müdürü) katılımıyla yapıldı. Dijitalleşmeye hemen başlamanın gerekliliğini hatırlatan oturumda, dijital oturumun içselleştirilmesi için sonuçlarının öngörülebilir olması gerektiği vurgulandı.
Sharif Teknoloji Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Shanin Rouhani, inovasyonların karmaşıklıktan doğduğunu anlatan sunumunu katılımcılarla paylaştı. İnovasyonu, biyolojik sistemlerdeki mutasyona benzeten İranlı fizik profesörü, değişimin her zaman sistemler üzerinde olumlu etkileri olmayabileceğinin de altını çizdi. Discovery Channel’dan televizyon yapımcısı, kâşif ve yazar Ed Stafford 60 gün boyunca ıssız bir adada kalma hikâyesini anlattı. Fiziksel ve mental zorluklara rağmen hayatta kalmayı başararak hepimizin kendi hayatlarımızda birer “survivor”a dönüştüğümüzü, asıl maceranın sınırların dışına çıkarak düşünmek olduğunu paylaştı.
“Hayat bir oyundur”
Psikolog; Sosyal Teori ve Davranış Bilimleri Profesörü Barry Schwartz, tüketicinin binlerce alternatife sahip olmasının oluşturduğu bolluk paradoksundan bahsetti. Seçim fırsatının oluşturduğu tatmin hissinin, maksimum seviyeye çıkmasının ardından alternatiflerin sayısının artmasının belli bir orandan sonra kişiler üzerinde bir etkisi olmadığını konuşmacılara aktardı.
“Hayat Bir Oyundur” başlıklı 365 Günde Sağlık Hareketi’nin ele alındığı Bayer oturumu, 2018 dünyanın en İyi öğretmelerinden biri seçilen Nurten Akkuş, Nafiz Karadere (ÖRAV Yönetim Kurulu Başkanı), Taygun Günay (Bayer Türkiye Tüketici Sağlığı Ülke Müdürü) katılımıyla gerçekleşti. Oturumda ayrıca şirketlerin STK’larla çalışırken uzun soluklu planlamalarla verimli dönüş alabileceği ele alındı. Toplumsal cinsiyet eşitliğini ideale değil, gerçeğe dönüştürmenin gerekliliğini konu alan The Girls’ Lounge Kurucusu Shelley Zalis; eşitsizliğin sadece kadınlar için değil erkekler için de bir sorun olduğunu belirterek bu problemin sosyal ve akademik bir boyutta olduğunun altını çizdi.
Şener Şen ilk kez konuşmacı olarak Brand Week Istanbul’da bilinmeyenleri anlattı
Brand Week Istanbul’un bu yılki onur konuğu Şener Şen. Sanatla geçen 60 yılını özel hikâyelerle katılımcılara aktardı. Şener Şen, İstanbul’a ilk geldiği yıllarda yaşadığı Zeytinburnu semtinde yaptığı gözlemlerin oyunculuk kariyerine etkisini, 2,5 sene sürdürdüğü öğretmenlik kariyeri esnasında oyuncu olmaya karar vererek Şehir Tiyatrosu’na yaptığı başvuruyu, figüran olarak girdiği sinema dünyasında Hababam Sınıfı’nda oynamasıyla yaşadığı dönüşümü, Ertem Eğilmez’le olan anılarını, Yavuz Turgul’la çalışmasının sebeplerini, kariyeri boyunca yer aldığı reklam projelerini konuştu. Tam 40 sene önce tiyatro sahnesinde olduğu Zengin Mutfağı oyunuyla, tiyatroya Aralık ayında yeniden dönüş yapacağını katılımcılara müjdeledi.